Guncelleme : 31.01.2017 20:16:01
 
 
 
 
Ana Sayfa Dergi Hakkýnda Yayýn Ýlkeleri iletiþim
 
 
Arama
Aramak için:
Site icinde Ara
Internette Ara


Site Icerigi
Makale
Çeviri
Belge
Karar Çevirisi
Kitap Ýncelemesi
Uluslararasi Sözlesmeler
Mahkeme Kararý
Kanun Tasarýsý
Anayasa Mahkemesine Ýptal Baþvurusu
Mevzuat
Yönetmelik Taslaðý
Yönetmelik Deðiþikliði
E-Kitap

E-Akademi de"Mahkeme Kararı" kategorisinde
4 sayfada Toplam 16 yazi bulundu.

Mahkeme Kararý / Judgement / Rechtsprechung / Jugement
  Yargýtay 9.Ceza Dairesi'nin 9.10.2002 tarih, Esas 2002/1908 ve 2002/1995 nolu kararý

TC. YARGITAY 9. CEZA DAÝRESÝ
Esas: 2002/1908
Karar: 2002/1995
Tarih: 9.10.2002

ÖZET: “Yazýlý emir yoluna ancak CMUK.nun 343. maddesinin 1. fýkrasýnda, hakim tarafýndan ve mahkemelerden verilen ve Yargýtay’ca incelenmeksizin kesinleþen karar ve hükümlerde kanuna muhalefet edilmiþse baþvurulabilir. 307. maddesinde hukuki bir kaidenin uygulanmamasý ya da yanlýþ uygulanmasý kanuna muhalefet olarak tanýmlanmýþ, 308. maddede gösterilen sekiz halde ise kanuna mutlak muhalefet bulunduðu öngörülmüþtür. Bu haller ise söz konusu olayda tespit edilememiþtir”.

Emniyet muhafaza kuvvetlerini tahkir ve tezyif etmek suçundan sanýklar G...K... ve M...A..A...’ýn beraatlerine dair Beyoðlu 2. Aðýr Ceza Mahkemesinin 16.5.2002 gün ve 2001/98-2002/174 sayýlý kararýnýn;

Sanýklardan G...K...’nýn sorumlu müdürlüðünü yaptýðý haftalýk Aydýnlýk Dergisi’nin 3.12.2000 tarihli 698. sayýsýnýn 7. sahifesinde yayýmlanan ve sanýk M....A..A.. tarafýndan kaleme alýnan “MÝT!in CIA ve Süper Nato’dan öðrendiði kullanma yönetiminin iþleri” baþlýklý yazýda, devletin emniyet muhafaza kuvvetlerini neþren tahkir ve tezyif ettikleri hususunda, anýlan yazýnýn içeriði bakýmýndan, konusunda uzman bilirkiþi incelemesi yaptýrýlmadan, eksik araþtýrma ile yazýlý þekilde beraat kararý verilmesinde isabet görülmediðinden bahisle CMUK.nun 343. maddesi uyarýnca bozulmasý lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlýðýnýn 5. 9.2002 gün ve 37993 sayýlý yazýlý emrine atfen Yargýtay Cumhuriyet Baþsavcýlýðýnýn 19.9.2002 gün ve Y.E.2002/146823 sayýlý teblið namesi ile daireye ihbar ve dava evraký tevdi kýlýnmakla incelendi.

CMUK.nun 343. maddesinin 1. fýkrasýnda, hakim tarafýndan ve mahkemelerden verilen ve Yargýtay’ca incelenmeksizin kesinleþen karar ve hükümlerde kanuna muhalefet edilmiþse yazýlý emir yoluna baþvurulabileceði belirtilmiþ, 307. maddesinde hukuki bir kaidenin uygulanamamasý ya da yanlýþ uygulanmasý kanuna muhalefet olarak tanýmlanmýþ, 308. maddede gösterilen sekiz halde ise kanuna mutlak muhalefet bulunduðu öngörülmüþtür.

Yazan : Anonim
Bu yazý dergimizin 16. sayisinda (HAZÝRAN 2003) yayinlanmis olup.
Simdiye kadar 3207 kez okunmustur.

  Yargýtay 5. Ceza Dairesi'nin 23.09.2002 tarih, Esas 2002/6193 ve 2002/5609 nolu Kararý

TC. YARGITAY 5. CEZA DAÝRESÝ
Esas: 2002/6193
Karar: 2002/5609
Tarih: 23.09.2002

ÖZET: “Basýlý eserin sahibi veya yayýnlatanýn tüzel kiþi olduðu hallerde, sorumluluðun tüzel kiþiye ait olacaðý belirtilmiþ ise de, 3445 sayýlý Kanun ile TCK.nun 426/2. maddesinin de deðiþtirilerek müstehcenlik suçunun mevkutelerle iþlenmesi durumunda sahiplerine ve sorumlu müdürlerine maddede yazýlý aðýr para cezasý uygulanacaðý kabul edilerek Basýn Yasasýnýn 16. maddesinde yer alan kurala istisna getirilmiþtir”.

Müstehcen neþriyat yapmak suçunun sanýklarýndan A..D...’nýn TCK.nun 426/2. maddesi uyarýnca 1.867.590.000 lira aðýr para cezasý ile cezalandýrýlmasýna dair Bakýrköy 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 4.12.1997 tarih ve E. 1996/344, K. 1997/1638 sayýlý kararýnýn tüm dosya kapsamýna göre, Tempo isimli derginin 14.2.1996 tarih ve 7 sayýlý nüshasýnda müstehcen neþriyat yapýldýðýnýn kabul edilmek suretiyle hakkýnda mahkumiyet kararý verilen sanýðýn anýlan derginin sahibi olduðu ve 5680 sayýlý Basýn Kanunu’nun basýn yoluyla iþlenen suçlardan dolayý ceza sorumluluðunu düzenleyen 16. maddesinin 1. bendi hükmü uyarýnca mevkutelerle iþlenen suçlardan dolayý sorumluluðun, suçu vücuda getiren yazýyý veya haberi yazan, resmi veya karikatürü yapan kimse ile beraber mevkutenin ilgili sorumlu müdürüne ait bulunduðu gözetilmeden, yazýlý olduðu þekilde mahkumiyet kararý verilmiþ olunmasýnda isabet görülemediðinden bahisle CMUK.nun 343. maddesi gereðince bozulmasý lüzumu Yüksek Adalet Bakanlýðý Ceza Ýþleri Genel Müdürlüðü ifadeli 7.8.2002 gün ve 34618 sayýlý yazýlý emrine atfen C. Baþsavcýlýðýndan teblið name ile daireye ihbar ve dava evraký birlikte tevdi kýlýnmakla gereði düþünüldü:

Yazan : Anonim
Bu yazý dergimizin 16. sayisinda (HAZÝRAN 2003) yayinlanmis olup.
Simdiye kadar 2843 kez okunmustur.

  Yargýtay Altýncý Ceza Dairesi'nin 27.02.2003 tarih ve E. 2003/1119, K. 2003/2551 nolu Kararý

T.C. YARGI TAY 2.HUKUK DAÝRESÝ
ESAS: 2003/1119
KARAR: 2003/2551
TARÝHÝ: 27.02.2003

Taraflar arasýndaki davanýn yapýlan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarýda tarih numarasý gösteri1en hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereði düþünüldü.

1 -Davacý kocanýn temyizi yönünden yapýlan incelemede;
Yapýlan soruþturma, toplanan delillerle .......davalýnýn, evlenmelerinden 2 ay sonra Türkiye’ye döndüðünde, evliliðe ýsýnamadýðýný, evliliði umduðu gibi olmadýðýný, davacý ile cinsel iliþki kuramadýklarýný, davacýnýn erkekliði olmadýðýný söylediði bu suretle kocasýný baþkalarý nezdinde aþaðý1adýðý anlaþýlmaktadýr. Bu halde taraflar arasýnda ortak hayatý temelinden sarsacak derecede ve birliðin devamýna imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olaylarýn akýþý karþýsýnda davacý dava açmakta haklýdýr. Bu þart1ar altýnda eþ1eri birlikte yaþamaya zorlamanýn artýk kanunen mümkün görülmemesine göre, boþanmaya (TMK.md. 166/1)karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanýn reddi doðru bu1unmamýþtýr.

2-Davalý kadýnýn temyizi yönünden yapýlan incelemede;
a-Dosyadaki yazýlara, kararýn dayandýðý delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle .....davalý-davacý kadýn, ayrý yaþamakta ve nafaka talep etmekte haklýlýðýný kanýt1ayamamýþ olmasýna göre, davalý-davacýnýn aþaðýdaki bendin kapsamý dýþýnda kalan temyiz itirazlarý yersizdir.

b-Boþanma veya ayrýlýk davasý açýlýnca hakim, davanýn devamý süresince, gerekli olan, özellikle eþ1erin barýnmasýna (TMK. md. 186/1) geçimine, (TMK md.185/3) mallarýn yönetimine (TMK. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocuklarýn bakým ve korunmasýna (TMK.md. 185/2) iliþkin geçici önlem1eri kendiliðinden (resen) almak zorundadýr. 0 halde dava tarihinden geçer1i olmak üzere, herhangi bir iþi ve geliri olmayan kadýn ....... yararýna Türk Medeni Kanununun 185/3, 186/3 maddelerine uygun miktarda tedbir nafakasýna hükmedi1mesi gerekirken yazýlý þekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykýrýdýr.

Yazan : Anonim
Bu yazý dergimizin 15. sayisinda (MAYIS 2003) yayinlanmis olup.
Simdiye kadar 2838 kez okunmustur.

  Yargýtay Ýkinci Hukuk Dairesi'nin O6.02.2003 tarih, E.2002/15598, K. 2003/1773 nolu Kararý

T.C. YARGITAY 2.HUKUK DAÝRESÝ
ESAS 2002/15598
KARAR 2003/1773
TARÝH: 06.02.2003

Taraflar arasýndaki davanýn yapýlan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarýda tarih numarasý gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereði görüþülüp düþünüldü.

Dava Belçika( Brüksel Asliye) Mahkemesinin iki Türk vatandaþý hakkýnda verdiði boþanma kararýnýn tanýnmasý isteðine i1iþkindir.

Mahkemece dava reddedilmiþ, kararý davacý temyiz etmiþtir.

Mahkeme gerekçesinde; "... Brüksel Asliye Mahkemesinin, Belçika Medeni Kanununun 232. maddesini uygulayarak taraflarýn boþanmalarýna karar verdiðini, taraflarýn Türk olup, Türk Medeni Kanununun uygulanmasý gerektiðini, davalýnýn tanýma talebine bu yönde itiraz ettiðini, itirazýnýn haklý olduðunu” belirtmiþtir.

Taraflarýn her ikisi de Türk vatandaþý olduðuna göre, 2675 sayýlý kanunun 13. maddesi uyarýnca boþanma ve ayrýlýk sebepleri eþ1erin müþterek milli hukukuna tabidir. Buna göre taraflarýn boþanmasýnda Türk Medeni Kanununun uygulanacaðý þüphesizdir. Ancak, Be1çika ve Türkiye`nin taraf olduðu; onaylanmasý 17.4.1975 tarihli 1884 sayýlý kanunla uygun bulunan ve 14.9.1975 tarihli Resmi Gazetede yayýnlanarak yürürlüðe giren " Evlilik Baðýna Ýliþkin Kararlarýn Tanýmasý Hakkýndaki Sözleþme”nin 3/2. maddesi gereðince " ... kararýn dermeyan edildiði devletin Devletler Özel Hukukunca saptanan kanunun uygulanmasý ile hasýl olacak neticeye aykýrý bir sonuca varýlmamýþsa" baþka bir ifade ile eþlerin müþterek milli hukuku uygulandýðý takdirde dahi ayný neticeye varýlacak ise, tanýma talebi reddedilemez. Karar da bu husus tartýþýlmamýþtýr.

Yazan : Anonim
Bu yazý dergimizin 15. sayisinda (MAYIS 2003) yayinlanmis olup.
Simdiye kadar 2646 kez okunmustur.

  Yargýtay 2.Hukuk Dairesi'nin 4.10.2002 tarihli Esas 2002/14276 ve 2003/344 Nolu Kararý

T.C. YARGITAY 2.HUKUK DAÝRESÝ
ESAS 2002/14276
KARAR 2003/344
YARGITAY ÝLAMI
TARÝHÝ: 4.10.2002

Taraflar arasýndaki davanýn yapýlan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarýda tarih numarasý gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereði görüþülüp düþünüldü.

"Mahkemelerden verilen nihai kararlara karþý temyiz yoluna baþvurulabilir "(HUMK. md. 427). Þu halde incelenen kararýn niteliði ortaya konularak öncelikle kararýn temyizinin kabil olup olmadýðýnýn çözümlenmesi gerekmektedir.

4320 sayýlý kanun ile aileyi koruyucu tedbirlerin Sulh Hukuk Hakimi tarafýndan resen alýnmasý hükme baðlanmýþtýr. Bu kanunun amacý aile içi þiddeti durdurma, özellikle kadýný ve çocuklarý koruma olduðu sevk gerekçesinde açýklanmýþtýr. Hatta "Sulh Hukuk Mahkemesi maðdurlarýn tekrar þiddete uðrama ihtimalini gözönüne alarak baþvurusunun hemen ardýndan tanýk yada karþý tarafýn dinlenmesine gerek olmadan bu kararý verebilecektir. Þiddete uðrayanlarýn mahkemede þiddete uðrama ihtimallerini kanýtlama yükümlülüðü de bulunmamaktadýr. Mahkeme kararýnda 6 ayý geçmemek üzere tedbirin uygulama süresi belirtilecek ve tedbire aykýrý davranýþta bulunulmasý halinde tutuklanacaðý ve hürriyeti baðlayýcý cezaya mahkum edileceði kusurlu eþe ihtar olacaktýr" açýklamalarý yapýlmýþtýr.

Görüldüðü üzere bu karar kusurlu eþin saldýrýlarýna son verilmesinin kendisine ihtarýndan ibaret kýsa süreli bir tedbir niteliðindedir. Bu açýklamalar kararýn nihai nitelikte olmadýðýný sürekli sonuç doðurmayacaðýný göstermektedir.

Öte yandan kanunun Türkiye Büyük Millet Meclisi Adalet Komisyonunda müzakeresi sýrasýnda 1/2. maddeye " Bu karara karþý tefhim veya tebliðinden itibaren üç gün içinde ayný yer Asliye Hukuk Mahkemesine itiraz edebilir. Asliye Hukuk Mahkemesi itirazý üç gün içinde sonuçlandýrýr. Bu karar kesindir. Ýtirazlar verilen tedbir kararýnýn uygulanmasýný tehir etmez" biçimindeki eklemeye genel kurul müzakerelerinde karþý çýkýlmýþ ve bu ekleme kanun metninden çýkarýlmýþtýr. Bu konunun müzakereleri sýrasýnda konuþmacýlar kanunun ön gördüðü kararýn tedbir niteliðinde olduðunu hemen uygulanarak aile içi þiddetin býçakla keser gibi kesilmesi ve ortadan kaldýrýlmasý gereðine iþaretle "onun için Sulh Hukuk Mahkemesi kararý kesin olmalýdýr " demiþlerdir. Bu görüþlere cevap veren ilgili Bakan "Adalet Komisyonunda yapýlan deðiþiklik ve ilavelerin taslaktan çýkarýlmasýný talep ediyoruz; Çünkü bunlar taslakta yer aldýðý müddetçe, kanunun ruhuna aykýrý olacaktýr.... Kusurlu eþin genel hükme göre itiraz hakký vardýr; yani Sulh Hukuk Mahkemesine itiraz edilebilir. Asliye Hukuk Mahkemesine itiraz hakký saðlamak, kusurlu eþe ek bir itiraz hakký saðlamak anlamýný taþýmakta, zaten þiddet maðduru olan kadýn ve çocuklarýn bu süre zarfýnda daha çok maðdur olmalarýna sebep olmaktadýr" demiþtir. Bu açýklamalardan sonra tasarýya Adalet Komisyonunda yapýlan itiraza iliþkin eklemeler çýkarýlmýþ; kanun bu hali ile kesinleþmiþtir.

Yazan : Anonim
Bu yazý dergimizin 14. sayisinda (NÝSAN 2003) yayinlanmis olup.
Simdiye kadar 3009 kez okunmustur.


Bulunan Sayfa(lar) : 1/ 2/ 3/ 4/
Site Menu

 




Bu site INTERNETsahibi Int. Hiz. Tarafindan Host Edilmektedir.
Ttec Plus Cep Telefonu Aksesuarı