|
|
|
Makaleler / Articles / Aufsätze / Articles |
|
|
|
|
|
|
Bu çalışmada öncelikle, G.W.F. Hegel’in Hukuk Felsefesinin Prensipleri (1821) adlı eserinin dayandığı tarihsel ve düşünsel temeller belirlenmeye çalışılacak, sonra da metnin ilgili bölümleri izlenerek, bu eserin argümanlarının, hukuki pozitivizmi hangi açı-lardan etkilediği ortaya konmaya çalışılacaktır.
Hegel herşeyden önce, hem tarihsel hem düşünsel olarak çok önemli değişik-liklerin yaşandığı bir dönemin insanıdır. Siyasal açıdan şekillenmesini henüz tamamla-mamış ve bu nedenle bölgesel savaşların kıyasıya sürdüğü bir Avrupa.. Siyasal şekil-lenmeyi de belirleyecek olan, Fransız Devrimi ve Sanayi Devrimi gibi, toplumsal ve ekonomik yapıda olağanüstü devrimler.. Ve konumuz açısından en önemli değişiklik-lerden biri sayılabilecek, Roma hukuku ile yerel hukuklar arasında henüz galibi belli olmayan öncelik ve üstünlük mücadelesi..
|
|
|
Yazan
: Jale Karakaş
|
|
|
Bu yazı dergimizin 118. sayisinda (ARALIK 2011) yayinlanmis olup. Simdiye kadar 2022
kez okunmustur.
|
|
|
|
|
|
|
Milli kültür değerlerinin bileşenlerinden olan kültür ve tabiat varlıklarının korunması, milli kültürün korunması kadar, evrensel kültürün korunması bakımından da önemlidir. Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının korunmasında, koruma altına alınacak değerlerin tespit ve tescilinin sağlıklı bir şekilde yapılması öncelikli konudur. Tescil kararıyla birlikte korunacak değerlerin hukuki statüsü değişir. Değişiklikle birlikte mülkiyet hakkı üzerinde ciddi kısıtlamalar ortaya çıkar. Kısıtlamalarla orantılı bir telafi sisteminin bulunduğunu söylemek mümkün değildir. Mülkiyet hakkı üzerinde oluşan kısıtlama etkisinin telafisine yönelik düzenlemelerin yapılması gerekir.
|
|
|
Yazan
: Nusret İlker Çolak
|
|
|
Bu yazı dergimizin 117. sayisinda (KASIM 2011) yayinlanmis olup. Simdiye kadar 1719
kez okunmustur.
|
|
|
|
|
|
|
Her devlet yetki alanındaki vatandaşlarının can ve mal güvenliğini sağlamak ve kamu düzenini korumak amacıyla ulusal ve yerel düzeyde güvenlik bürokrasisi oluşturma yoluna gitmiştir. Türkiye’de devlet bu görevini İçişleri Bakanlığı eliyle yerine getirmektedir. Bu amaçla, Anayasa’da belirtilen idarenin bütünlüğü ve yetki genişliği esası gereği merkezi ve yerel düzeyde güvenlik bürokrasisini örgütlemiştir. Somuta indirgenecek olursa, vali ve kaymakamlar yürürlükteki mevzuat uyarınca güvenlik hizmetlerinin baş aktörü olarak ve emniyet amir/müdürleri ve jandarma ve sahil güvenlik komutanları da yardımcı aktörler olarak sistem içerisinde yer almıştır. Bu çoklu yapı içerisinde emniyet ve asayiş hizmetlerinin yürütülmesinde aktörler arası ilişkiler büyük önem arz etmektedir. Sorunlu bir mevzuat altyapısının ve örgütlenmenin sağlıklı ilişkiler doğurmayacağı görülmektedir.
|
|
|
Yazan
: Mahmut Akpınar
|
|
|
Bu yazı dergimizin 116. sayisinda (EKİM 2011) yayinlanmis olup. Simdiye kadar 1680
kez okunmustur.
|
|
|
|
|
|
|
Çalışmada “insan haklarının korunma yöntemi olarak sivil itaatsizlik” kavramı incelenecektir. Sivil itaatsizliğin temel unsurları ortaya konurken özellikle bu alanda öncü olarak kabul edilen şahsiyetlerin ifade yaşam felsefeleri üzerinden bir değerlendirme yapılacak ve günümüze ışık tutulmaya çalışılacaktır.
|
|
|
Yazan
: Yakup GÖNEN
|
|
|
Bu yazı dergimizin 116. sayisinda (EKİM 2011) yayinlanmis olup. Simdiye kadar 1849
kez okunmustur.
|
|
|
|
|
|
Bulunan Sayfa(lar) :
1/ 2/ 3/ 4/ 5/ 6/ 7/ 8/ 9/ 10/ 11/ 12/ 13/ 14/ 15/ 16/ 17/ 18/ 19/ 20/ 21/ 22/ 23/ 24/ 25/ 26/ 27/ 28/ 29/ 30/ 31/ 32/ 33/ 34/ 35/ 36/ 37/ 38/ 39/ 40/ 41/ 42/ 43/ 44/ 45/ 46/ 47/ 48/ 49/ 50/ 51/ 52/ 53/ 54/ 55/
|
|
|